SOSYAL ve EKONOMİK DURUM

Son yılların ekonomik başarıları Rusya ekonomisinin Pazar ekonomisi ortamında uzun dönem için yüksek hızla büyüyebileceğini teyit etmektedir. Dört yıl içinde (2000 - 2003) GSYIH tahminen %29,5 artmıştır. GSYIH 2005 yılında %6,4 olmuştur. Son beş yıl içinde ekonominin büyüme hızı %6.8 seviyesindeydi ve bu da gelişmiş ülkelerin gelişim hızının iki katıdır. Dünya GSYIH’da Rusya’nın payı 1999 yılındaki %2’lik göstergeden 2003 yılında %3’e, satın alma paritesine göre ise %2,8’den %5’e yükselmiştir. Sermaye yatırımındaki artış ise %30’dan fazla olmuştur. 2004 yılında mal ihracatı %25 artarak ithalat ile ihracat arasındaki fark Rusya lehine 80 milyar dolara ulaşmıştır.
Ülkenin bilişim teknolojileri yüksek hızla %20’den % 0’a kadar artış göstermiştir. Mobil telefonu kullanıcıları her yıl iki kez artarak 20 milyonu aşmıştır. Rusya’da 12 milyon kişi bugün İnternet kullanmaktadır. Konut inşaatı ve perakende mal dolaşımı bir yıl içinde %8-10, insanların gerçek gelirleri üçte bir oranında artmıştır.
Enflasyon oranının 2001 yılındaki %18,6’lık bir seviyesinden 2005’te %10’a kadar düşmesi nihai mali istikrara kavuşmanın göstergesidir. 2000-2003 yılı bütçe uygulamasında da önemli değişiklik kaydedilmiştir: söz konusu yıla ait ortalama bütçe fazlası GSYIH’nın %1,9 olmuştur. Devlet borcu 1999 yılı için GSYIH’nın %146,4’lük bir göstergesinden 1 Aralık 2004 yılında %20’e kadar azaltılmıştır. Bu da Avrupa Birliği üyesi olan ülkeleri için öngörülen kıstasın iki kat altındadır.
Ülkenin mali ve ekonomik durumunun sağlamlaştırılması, ayrıca kredi güvenilirliğinin yükseltilmesi dış ticaret bilançosunda olumlu dengenin oluşmasına yardımcı olmuştur. 2002 yılında bu gösterge toplam 167 milyar dolar mal dolaşımı karşılığında 45 milyar dolar olmuştur ve bu gösterge önceki yıla oranla 12 milyar daha fazla olmuştur. Yabancı yatırımda önemli artış gözükmektedir. 2006 yılı ortasında Rusya ekonomisinde biriken yabancı sermayenin toplam hacmi 120 milyar ABD Doları olmuştur.
Devletin altın rezervleri dört yıl içinde artarak 12,4 milyar dolardan 2006 yılında 185 milyar ABD Dolarına ulaşmıştır.
En dinamik gelişen sanayi ülkeler grubuna giren Rusya’nın ekonomik gelişim faktörlerinden bahsederken, büyük hacimli ihracatçı ülke olması itibariyle dünya enerji pazarında olumlu toplu durumun olduğunu ifade etmek gerekmektedir. Bundan sonra da enerji ihracatından gelen gelirler ülkenin ekonomik gelişimine güç katacaktır. Tahminlere göre, Rusya petrol ihracı 2002 yılına ait 187 milyon ton göstergeden 2006 yılında 228 - 250 milyon tona çıkacaktır. Bunun yanı sıra “iç” faktörler de ekonominin gelişimine gittikçe önemli katkıda bulunmaktadır. Büyümenin anahtar faktörlerinden birisi de özellikle imalat sanayindeki yeni teknolojik potansiyele dayanarak ekonominin modernize edilmesidir.
Şu anda Rusya, gelir vergisi açısından fiziki şahıslara uygulanan Avrupa’daki en düşük %13’lük cetvel göstergesine sahiptir. Kurumlar vergisi %35’den %24’e inmiş, satıştan alınan vergi kaldırılmış, sırada ise sosyal vergi değerlerinin indirilmesi gelmektedir. Banka kurumlarının adım adım yeniden yapılandırılması ve sağlamlaştırılması süreci yaşanmaktadır. Bunun sonucunda bu kurumların sayısı iki kat (yaklaşık 600’e kadar) azalacak, reel sektörün gelişmesi için kredi aktarılması güçlendirilecektir. Hala “yastık altında” para bulunduran halk ise banka mevduatları konusunda sağlam yasal güvence alacaktır.
Büyümenin diğer bir faktörü de “insan faktörüne” yönelik yatırımlardır. Burada söz konusu, emeklilik, konut ve yaşam giderleriyle ilgili yapılan reformlarla Rusya’nın dar gelirli kesiminin desteklenmesi, kötü yönde giden demografik durumun iyileştirilmesi, 5,7 milyon işsize (bu da ülkenin ekonomik anlamda aktif nüfusunun %6,4’ü demektir) iş sağlanmasıdır.
Ülkenin bilişim teknolojileri yüksek hızla %20’den % 0’a kadar artış göstermiştir. Mobil telefonu kullanıcıları her yıl iki kez artarak 20 milyonu aşmıştır. Rusya’da 12 milyon kişi bugün İnternet kullanmaktadır. Konut inşaatı ve perakende mal dolaşımı bir yıl içinde %8-10, insanların gerçek gelirleri üçte bir oranında artmıştır.
Enflasyon oranının 2001 yılındaki %18,6’lık bir seviyesinden 2005’te %10’a kadar düşmesi nihai mali istikrara kavuşmanın göstergesidir. 2000-2003 yılı bütçe uygulamasında da önemli değişiklik kaydedilmiştir: söz konusu yıla ait ortalama bütçe fazlası GSYIH’nın %1,9 olmuştur. Devlet borcu 1999 yılı için GSYIH’nın %146,4’lük bir göstergesinden 1 Aralık 2004 yılında %20’e kadar azaltılmıştır. Bu da Avrupa Birliği üyesi olan ülkeleri için öngörülen kıstasın iki kat altındadır.
Ülkenin mali ve ekonomik durumunun sağlamlaştırılması, ayrıca kredi güvenilirliğinin yükseltilmesi dış ticaret bilançosunda olumlu dengenin oluşmasına yardımcı olmuştur. 2002 yılında bu gösterge toplam 167 milyar dolar mal dolaşımı karşılığında 45 milyar dolar olmuştur ve bu gösterge önceki yıla oranla 12 milyar daha fazla olmuştur. Yabancı yatırımda önemli artış gözükmektedir. 2006 yılı ortasında Rusya ekonomisinde biriken yabancı sermayenin toplam hacmi 120 milyar ABD Doları olmuştur.
Devletin altın rezervleri dört yıl içinde artarak 12,4 milyar dolardan 2006 yılında 185 milyar ABD Dolarına ulaşmıştır.
En dinamik gelişen sanayi ülkeler grubuna giren Rusya’nın ekonomik gelişim faktörlerinden bahsederken, büyük hacimli ihracatçı ülke olması itibariyle dünya enerji pazarında olumlu toplu durumun olduğunu ifade etmek gerekmektedir. Bundan sonra da enerji ihracatından gelen gelirler ülkenin ekonomik gelişimine güç katacaktır. Tahminlere göre, Rusya petrol ihracı 2002 yılına ait 187 milyon ton göstergeden 2006 yılında 228 - 250 milyon tona çıkacaktır. Bunun yanı sıra “iç” faktörler de ekonominin gelişimine gittikçe önemli katkıda bulunmaktadır. Büyümenin anahtar faktörlerinden birisi de özellikle imalat sanayindeki yeni teknolojik potansiyele dayanarak ekonominin modernize edilmesidir.
Şu anda Rusya, gelir vergisi açısından fiziki şahıslara uygulanan Avrupa’daki en düşük %13’lük cetvel göstergesine sahiptir. Kurumlar vergisi %35’den %24’e inmiş, satıştan alınan vergi kaldırılmış, sırada ise sosyal vergi değerlerinin indirilmesi gelmektedir. Banka kurumlarının adım adım yeniden yapılandırılması ve sağlamlaştırılması süreci yaşanmaktadır. Bunun sonucunda bu kurumların sayısı iki kat (yaklaşık 600’e kadar) azalacak, reel sektörün gelişmesi için kredi aktarılması güçlendirilecektir. Hala “yastık altında” para bulunduran halk ise banka mevduatları konusunda sağlam yasal güvence alacaktır.
Büyümenin diğer bir faktörü de “insan faktörüne” yönelik yatırımlardır. Burada söz konusu, emeklilik, konut ve yaşam giderleriyle ilgili yapılan reformlarla Rusya’nın dar gelirli kesiminin desteklenmesi, kötü yönde giden demografik durumun iyileştirilmesi, 5,7 milyon işsize (bu da ülkenin ekonomik anlamda aktif nüfusunun %6,4’ü demektir) iş sağlanmasıdır.