ST. PETERSBURG’UN CİVARI

St. Petersburg’un civarı birçok mimari değeri yüksek yapılarla donatılmış olup gene çarın çok sevdiği yerleri içermektedir. Buraları tarihte önemlerini korumuş ve günümüze kadar gelebilmişlerdir. Ancak çevresindeki yerleri çar ve bazı tarihçiler St. Petersburg şehrinden ayırmamaktadırlar. Bundan dolayı St. Petersburg’un civarını anlatırken St. Petersburg’dan ayırmamaktır. Böylelikle tarihte yaşanmış olan her şeyi şehir ve civarı ile beraber düşünmek lazımdır.

1. Peterhof, Petersburg’un en güzel saray ve park topluluklarındandır. 1714 yılından XVIII. yy.ın ikinci yarısına kadar Mimar Leblon, Braunşteyn, Miketti, Heykeltıraş Bartolomeo Rastrelli vb.nin iştirakiyle yapılmıştır. Peterhof’un fıskiyelerinin güzelliği, çeşitliliği ve sayısının Versailles’i büyük ölçüde geride bırakmasına rağmen Peterhof’a genellikle “Rus Versailles’i” derler. Eşsiz mimarisiyle değişik tipte 64 fıskiyeden ve 250 kadar heykelden oluşan Büyük Çağlayan çok güzeldir.

2. Petersburg’un banliyösünde bulunan Çar /Tsarskoye/ Köyü, Rus imparatorlarının XVIII.-XIX. yy.lardaki yazlık tören konağıdır. Saray ve parklarıyla ve bir dahi olan Rus şairi Aleksandr Puşkin’in 1810 yılından itibaren öğrenim gördüğü liseyle tanınır. Çar Köyü’nde Rus barok üslubundaki en güzel eserlerinden bir olan Büyük Yekaterina Sarayı bulunur. Yekaterina Sarayı’nın kehribardan yapılma çalışma odasının başına gelenler çok ilginçtir. Bu odanın duvarlarını, gerçek kehribardan yapılmış resimler süsler. İkinci Dünya Savaşı yıllarında bu gösterişli süslemeler, işgalciler tarafından çıkarılarak kaçırılmış, tek bir iz kalmaksızın yok olmuştur. Baştan aşağı tekrar yapılan Kehribar Oda, artık eski görünümündedir.

3. Pavlovsk, Petersburg’un banliyösünde bulunur. II. Yekaterina’nın özel bir konak inşa etmesi için oğlu İmparator I. Pavel’e hediye ettiği arazidir. Adını da Pavel’den almıştır. Pavlovsk’un mimari merkezi Büyük Saray’dır (1782–1786). Mimarı Charles Kameron olan yapı, Rus klasisizmine uygun olarak inşa edilmiştir. Muazzam büyüklükteki Pavlovsk Parkı’nda rokoko ve neo klasisizm özelliklerini kendinde toplayan pek çok zarif pavyon, kamelya ve köprü vardır. Pavlovsk, Rus keşifçilerin diyarıdır. 1909 yılında Rusya’da ilk kez keşifçi ateşi yakılmıştı. Her yıl Nisan ayının 30’unda Pavlovsk’ta yakılan ilk ateş, şenliklerle kutlanır.

4. Gatçina, Petersburg dolaylarındaki saray ve park topluluğudur. XVIII. yy.ın ikinci yarısında İmparatoriçe II. Yekaterina’nın gözdesi olan Grigori Orlov’a aitti. Hemen yanında Mimar Rinaldo’nun projesine göre bir saray yapılmıştı. Kont Orlov’un ısrarla davet ettiği Jan Jack Russo 1765’te neredeyse buraya yerleşecekti. I. Pavel, İmparator olmadan on üç yıl önce yani 1783’te Gatçina’nın sahibi olmuştur. Bu saray ve etrafı onun sayesinde askeri özelik kazanmıştır ve iddialara göre yine onun zamanında saray hüzün ve romantizmin bir arada yaşadığı bir havaya bürünerek ayrı bir özellik kazanmıştır.
Click here to edit.

5. Orienbaum, Petersburg’un 40 km. ötesindeki bir şehirdir. Oranienbaum’un saray-park ahengi İmparator I. Petro’nun bu yeri silah arkadaşı Aleksandr Menşikov’a hediye ettiği zaman olan XVIII. yy.ın başlarında şekillenmeye başlamıştır. “Kimsesiz bahtiyar hırs düşkünü”, iç mekânının görkemiyle Peterhof’u geride bırakacak olan Büyük Saray’ı yaptırmıştır fakat sarayın ilk iç süslemeleri iyi muhafaza edilememiştir. Taç biçimindeki merkez kule bu “çok mesut Prens’in” hırslı yapısını yansıtır. XVIII. yy.ın 50-60’lı yıllarında Mimar Rinaldo’nun projesine göre buraya III. Petro’nun sarayı, Çin Sarayı ve Katalnaya Tepesi kurulmuştur. Oranienbaum, İkinci Dünya Savaşı yıllarında çok hasar görmemiştir. Bu yüzden de yeniden yapılmasına gerek kalmamıştır. Zarafeti hala “o zamanların havasını” hissettirmektedir ama uzun zamandır elden geçirilmediği için biraz bakımsız görünmektedir…